Emlak Sektörünü Düzenleyememek! Sosyal Medya Yasağı

Birçok yayında EİDS hakkında bilgilendirmeler yaptık. Desteklediğimiz ve beğendiğimiz noktalar olduğu gibi, eleştirdiğimiz ve beğenmediğimiz yönler de oldu. Her defasında sizleri bilgilendirdik. Ancak Bakanlık, sektörü düzenleyeceğim derken sürekli hatalar yapıyor. Örneğin, sektöre itibar ve liyakat kazandıracak deneyim şartını bile kaldırmaya çalıştı. Sonrasında bu konu, yıl sonuna kadar geçici bir af olarak ertelendi ve 2025 yılı Haziran’a kadar uzatıldı.

Bu durumu sindirememişken, EİDS 2. Fazının yılbaşında başlayacağı ve bu konuda herhangi bir geri adım atılmayacağı defaatle duyurulmuştu. Bakanlığa güvenerek süreçlerini buna göre hazırlayan tüm yetkili emlakçılar, 2. Fazın başlamasına günler kala, sistemin kiralıklar için de geçerli olacağı açıklandı. Bu bile sektörde hayal kırıklığı yaratırken, bir de 1400 emlakçının ilan paylaşması nedeniyle hesaplarının kapatıldığını, sosyal medyada ilan paylaşımının yasaklandığını öğrendik. Hesapların kapatılmasının, kimlik doğrulama yapılmaması nedeniyle Meta’dan kaynaklandığı ve EİDS’nin henüz 1. Fazına uymadığı gerekçesiyle olduğu belirtildi.

Emlak danışmanları, portföylerini sadece ilan portallarından pazarlamazlar. İlan portalları pazarlama sürecinin önemli bir kısmını üstlense de, geri kalan pazarlama faaliyetleri ve bütçelerinin büyük bir kısmı sosyal medya üzerinden gerçekleşmektedir. Sosyal medyada ilan paylaşımının yasaklanması, işin kolayına kaçmak anlamına gelir ve hem ülke ekonomisine hem de emlak sektöründeki işletmelere sürdürülemez bir hal getirir.

Bu yasağın ilan portallarının baskısı sonucu getirildiği, sektörde yaygın bir şekilde biliniyor ve ortak kanaat, tekelleşmenin ve adil piyasa ortamının sürdürülemez olacağı yönündedir. Bu yasağın devamında, ilan portallarının emlak işletmelerine faiş fiyat uygulamayacağı konusunda Bakanlık bir garanti verecek midir? Aynı şekilde, emlak işletmelerinin komisyon ücretleri üst limitlerinin belirlenmesi gerektiği gibi, ilan portallarının paket fiyat üst limitleri ve artış oranlarının da belirlenmesi gerekmez mi?

Yasaklayarak çözüm elde edilmez. Sorunlar, düzenleme ile minimum düzeye indirilebilir. Bu konuda yapılması gereken düzenlemeler şu şekilde olabilir:

1. Öncelikle, bu durumla ilgili bir klavuz yayınlanmalı.
2. Yapılan her paylaşıma EİDS logosu eklenmesi zorunlu hale getirilmeli.
3. Taşınmazın “taşınmaz numarası” ve emlakçının “TTBS numarası” açıkça yazılmalı.
4. Yetkisiz taşınmazların yayınlanması yasaklanmalı.
5. Emlakçılar, yetki almadan önce paylaşım esaslarını öğreneceği bir eğitim programına katılmalı.
6. Bakanlık, bir ihbar hattı kurmalı; paylaşım kurallarına aykırı hareket eden hesaplar ihbar edilebilmeli.

Yasaklamalarla dolandırıcılık faaliyetleri sonlandırılamaz. Bugün, önemli isimlerin seslerini ve görüntülerini klonlayarak sosyal medya üzerinden reklam yapan dolandırıcılar var. Bu yasaklarla ilan paylaşan birkaç hesabı kapatmak, dolandırıcılığın önüne geçilmesini sağlamaz. Bunun yerine:

1. Telegram ve WhatsApp grupları çoğalacak.
2. Fake hesaplar üzerinden hedefli reklamlar yapılacak ve dolandırıcılık devam edecek.
3. Haksız rekabet ortamı oluşacak ve ilan portallarının mali yükü emlak işletmelerinin üzerine daha da artacak.
4. Bir gayrimenkulün satış süresi uzayacak.
5. Bugün bazı projeler, ilan siteleri üzerinden pazarlanamıyor. Milyon dolarlık projeler şu anda sosyal medya üzerinden pazarlanıyor. Bu projeyi alacak kişiler, sarı sitede mi geziyor?

Sektörde deneyim şartına karşı çıktığımızda, kimse sesini çıkarmıyordu çünkü kimsenin umurunda değildi. Biz, çıkarımıza olmasa da birçok şeyi yaptık. Ancak bugün getirilen yasağın ucu herkesin işine dokunduğu için, farklı kesimlerden tepkiler geliyor. Şu anda mağdur olanlardan ziyade, sesini yükseltenler; yetkisiz, belgesiz ve yönetmelikten bihaber kişiler. Bu kişiler, deneyim şartı hakkında ne konuşacaklarını bile bilmiyorlar.

Sektörümüzde o kadar çok başkan var ki, bizlerin yeterince temsil edilmediğini düşünüyorum. Bu başkanların çoğunun Instagram hesabı bile yok. Koskoca sektörü Facebook’tan yönetmeye çalışan ve sosyal medyanın “s”sinden bile anlamayan bir başkanlar topluluğu var. İddia ediyorum, bunlar bir kere bile sosyal medyadan reklam vermemiştir. Bu cehalet, işini bilen insanların hayatını ve işini etkiliyor. Bu nedenle, artık kendinizi silkeleyin ve “ben” demeyi bırakın. Sektörü derinden etkileyen bu gibi meselelerde tek ses olmayı öğrenmeliyiz.

Tartışmaya Katıl

Compare listings

Karşılaştırmak